Sevgili okuyucularım;
Dünyanın bazı ülkelerinde baş gösteren karışıklık ateşi Kazakistan da tutuşturulmaya çalışılıyor.
2 Ocak’ta Kazakistan’da sıvı gaz fiyatına yönelik protestoların amacı yapılan zamların kaldırılması, eski fiyatların geri getirilmesi ve hükümetin gerekli tedbirleri alması gerekçesiyle kışkırtma kokusuyla başladığı görüldü.
Toghayev, enerji fiyatlarındaki sert artış, yolsuzluk, işsizlik ve düşük maaşların ardından polisle yaşanan çatışmalar sonrasında yaptığı açıklamada, “Cumhurbaşkanı olarak, vatandaşlarımızın güvenliğini ve huzurunu korumak, Kazakistan’ın tamamı için endişelenmek benim görevimdir.” diyor.
Kazakistan da yaşanan bu durum, Dünya da,Türk Dünyası ve Türk devletleri tarafından endişeyle karşılandığı görülmektedir.
4 Ocak’ta hükümet, sıvı gaza yapılan zamları geri çektiğini eski fiyatlara dönüşüm yapıldığını duyurdu.
Protestoların Almatı ve Kazakistan’ın başkenti Nur-Sultan’a sıçramasının ardından hükümet istifa etti. Cumhurbaşkanı Kasım Comert Tokayev, Almatı’da gece sokağa çıkma yasağı uygulayarak ve şehirlerarası erişimi kısıtlayarak olağanüstü hal ilan etti.
Kazakistan Cumhurbaşkanı Kasım Comert Tokayev 5 Ocak’ta hükümetin istifa talebini kabul ederek. Birinci başbakan yardımcısı Alihan İsmailov’u ara dönem için başbakan olarak atadı.
Yine de, Ülke genelindeki protesto hareketini yürütenler, hükümet binalarını ve havaalanlarını işgal ettiler. Kazakistan da bu İç çatışmalar 18 ölüm 748 yaralanma 3340 gözaltı ve çok sayıda yaralanmalara neden oldu. Binalara ve araçlara yakıt sağlamak için kullanılan sıvı gazın fiyatının iki katına çıkartılması temel neden gösterilse de, Kazakistan halkının düşük ücretlere sahip olması ve temel gıda maddelerinin yüksek oranda artış fiyatları, yoksulluk ve işsizlik ibresinin yükselmesinde kaynaklandığı görülmektedir.
Ülkede 5 – 19 Ocak tarihleri arasında olağanüstü hal ilan eden, Cumhurbaşkanı Kasım-Comert Tokayev, protesto ve anlaşmazlıkların dış güçler tarafından kışkırtıldığını, kitlesel hareketin kontrollünün dış güçlerin güdümü altında olduğuna dair açıklamalarda bulundu.
5 Ocak’ta Kazak hükümetinin daveti üzerine Kolektif Güvenlik Gücü Örgütü’ne (KGAÖ) bağlı sözüm ona, barış gücü ülkeye girdi. Bu hareketin Rusya tarafından yapılan açıklamasında, “6 Ocak 2022 tarihinde ortak kararla kolektif gücün Kazakistan’a gönderildiğini” açıkladı. KGAÖ birliğini Rusya, Belarus, Kırgızistan, Tacikistan ve Ermenistan silahlı kuvvetlerinin tümenlerinden oluştuğu bilinmektedir. Kazakistan’ın iç olaylarında Rusya Güdümünde olan KGAÖ örgütünün nedenli katkısı olacağı da düşündürücü olmaktadır. Hele, hele Ermenistan Askerlerinin bulunması büyük sıkıntılar yaratacağını işaret etmektedir.
Bu arada, Kazakistan’ın kuzeybatısındaki Aktobe kentinde akaryakıt fiyatlarını protesto eden otomobil sürücüleri, polis kordonunu kırarak kentin Parlemento binasına doğru yürüdü. Eski Cumhurbaşkanı Nursultan Nazarbayev’in siyasetten çekilmesi yönünde çağrılar da bulundular. Bu hareket Kazakistan’ın Türk Devletleri Konseyindeki varlığından rahatsız olanların istemleri olduğunu da sergilemektedir.
Geçmişe bakıldığında; Türk Devletleri Teşkilatı (ilk olarak Türk Dili Devletleri İşbirliği Konseyi Nursultan NAZERBAYEV’İN önerisi kapsamının oluşturması sonucu olarak kurulmuştu.) 3 Ekim 2009 tarihinde Azerbaycan’ın Nahçıvan kentinde Kuruluşu imzalanan “Nahçıvan Antlaşması” ismi kapsamında kuruldu.
Kurucu Devletler “Azerbaycan, Kazakistan, Kırgızistan, Özbekistan ve Türkiye” gözlemci devletler ise, Türkmenistan ve Macaristan’dır.
Kazakistanda yaşanan olaylar karşısında; Türk Devletleri Teşkilatı tarafından bir bildiri yayınlandı. Bildiride, “Kardeşimiz, Kazak halkının sağduyusuna ve normale dönme arzusuna güveniyoruz. Kazakistan’ın Yetkililerinin ve halkının gerginlikleri barışçıl bir şekilde geride bırakıp istikrar ve barışı yeniden tesis edebilecek kapasitede olduklarına inanıyoruz. Kazakistan hükümetine ve halkına ihtiyaç duyabileceği desteği vermeye istekli olduğumuzu beyan ediyoruz.” dendi.
Türk Devletleri Teşkilatı Dönem Başkanı olarak Cumhur Başkanı Recep Tayip Erdoğan, Azerbaycan, Kazakistan, Kırgızistan, Özbekistan Türkmenistan ve Macaristan Devlet Başkanlarıyla Telefon görüşmeleri yaptı. Görüşmeler sonrası yaptığı açıklamada, Kazakistan’a her türlü desteği vermeye hazır olduklarını açıkladı.
Kazakistan’daki Azerbaycan Büyükelçiliği, Kazakistan’da yaşayan Azerbaycan vatandaşlarına bu ülkedeki etkinlikler hakkında çağrıda bulunarak, Büyükelçilik, Azerbaycan vatandaşlarına resmi bilgileri izlemelerini ve insanların toplum içinde toplandığı alanlardan kaçınmalarını tavsiye etti.
Türkiye Kazakistan’a olan Hava yolu uçuşlarını kısa sürelide olsa uygulamaya aldı.
Kazakistan da yaşanan bu olaylar, yeni bir emperyalizmin eski düşlerini körüklemekte olduğunun kokusunu yaymaktadır. Rusya’nın güdümündeki “KGAÖ birliğinin oluşturduğu,” Rusya, Belarus, Kırgızistan, Tacikistan ve Ermenistan silahlı kuvvetlerinin Kazakistan’ın bağımsızlığına ve Toprak bütünlüğü üzerinde endişeler yaratmaktadır.
Ukrayna’da kısmi başarısızlığa uğrayan Rusya V.Putin eski SSCB torakları üzerindeki Rusya’nın yeni Güçlü Çarı olarak hüküm sürdürmek istediği görülmektedir. Kazakistan halkı bu oyuna gelecek mi sorusu önem taşımaktadır. Sizler ne dersiniz?
Sağlıklı yaşayın, sağlıcakla kalın.